Hadi Gel, Yürüyelim... Nuri Bilge Ceylan Sineması Üzerine...


Cebinizde para yok, gideceğiniz yere vesait yok ya da sadece yürümek istiyorsunuz, nedenleri çok önemli değil... Ama mutlaka yakın bir arkadaşınızla, sevgilinizle ya da ailenizden biriyle uzun bir yolda yürümüşsünüzdür...

Sakin ve düşük bir tempoda yürürsünüz, yolun ilerleyen bölümlerinde yorulacağınızı bildiğiniz için kendinizi yormamaya çalışırsınız. Çevreye daha çok bakarsınız, sadece bakmaz görürsünüz, gittiğiniz yolu taşıyla, çakılıyla, direğiyle, ağacıyla, eviyle inceler, özümsersiniz. Önünüze çıkan manzaraları yaşar, hissedersiniz.



Bir insanla uzun yolda yürürken konuştuğunuz şeyler daha derindir, dağları ovaları yürüyerek aşan erenler gibi hissedersiniz kendinizi. Uzun yolun ayaklarınıza verdiği acı eğitir sizi, yorgunluk ehlileştirir, içinizde saklı olan sakin, ağırbaşlı benliğinizi ortaya çıkarır.

Her Nuri Bilge Ceylan filmi izlediğimde aynı şeyi hissediyor ama ne olduğunu bir türlü anlayamıyordum. Üç Maymun'u seyredince dank etti herşey.

Tamamen öznel bir yorum belki ama Nuri Bilge Ceylan, sinemasıyla tek bir şey söylemek istiyor: "Hadi gel, yürüyelim!"

Gel yürüyelim, insan hikayeleri anlatalım birbirimize... Uzun uzun anlatalım yaşananları, duvardaki saatin, yere düşen fındığın bile bir anlamı olsun hikayelerimizde... Yürüdüğümüz yoldaki güzellikleri ıskalamayalım, arada durup ya da bir banka oturup manzarayı izleyelim.



Aceleye gerek yok, hızla giden bir otobüsün camından bakmayalım hayata, şoförler ayarlamasın hızımızı, yavaş yavaş, ağır aksak yürüyelim. İnsanların yüzlerine bakalım, yakın planlarla girelim ifadelerinin içine, hızlıca geçip gitmeyelim hayatlarından, her bir yüz çizgisinden ayrı bir anlam çıkartarak yürüyelim.

Uzun aralar olsun konuşurken, düşünüp konuşalım. Düşünüp konuşalım ki birbirimizden birşeyler öğrenelim. Yolculuğumuz öğretici olsun, egolarımız girmesin işin içine, iddialı sözlerden, sahnelerden kaçınalım, sakin ve ağırbaşlı benliklerimiz birbirleriyle tanışsın...


Karda yürüyelim, yağmurda yürüyelim, bozuk kasaba yollarında yürüyelim... Evlerimizin çevremize kurduğu sahte dünyalardan kurtulalım... Dört duvar içinde yalanlar yaşanıyor sadece, üç maymuna dönüyor herkes...

O yüzden, gel, usul usul, sakince yürüyelim...

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Ad Code

Responsive Advertisement