Julliette Binoche ve Daniel Auteuil... Kendilerine verilen hiçbir işi kötü yapmayan, dünyanın en iyi oyuncuları arasında sayılan iki isim...Emir Kusturica... Bu sefer kameranın önünde harikalar yaratan ve rolünün hakkını sonuna kadar veren bir aktör...
Patrice Leconte... Fransız sinemasının çok üretken olmasına rağmen vasat işini göremediğiniz, maharetli yönetmeni...
İyi seçilmiş bir cast, filmin havasını tamamlayan açık ve kapalı mekanlar, kısacası çok iyi kotarılmış bir film...
Bunların hepsi filmle ilgili tek bir gerçek sayesinde anlamsız kalıyor...
Yukarıda saydıklarımızın hiçbiri olmasa ve hikayeyi amatör bir lise tiyatro grubundan izlesek, filmin hikayesi her sinemaseveri yerine çivileyecektir. Ve bu hikayenin gerçekten yaşandığını düşündüğünüzde ise hayata farklı bakıp değer yargılarınızı yeniden gözde
n geçirebilirsiniz...
n geçirebilirsiniz...Film Emir Kusturica'nın oynadığı balıkçı Neel Auguste'un arkadaşıyla bir cinayet işlemesiyle başlıyor. Kısa sürede sonuçlanan davadan idam kararı çıktığında dönemin şartları da göze alındığında şaşırmıyorsunuz.
Ancak filmin geri kalanında ortaya çıkan iki karakter, Binoche'un oynadığı Madame La ve Auteuil'ün oynadığı Yüzbaşı Jean'ın günümüzde bile çoğunluk tarafından absürd sayılabilecek tertemiz, erdemli ve hümanist yaklaşımları, sizi bambaşka bir dünyanın var olabileceğine inandıracak kadar güçlü.
İdam cezası konusunda muhalif olmam nedeniyle birçok oyun ve film seyreden biri olarak bu kadar etkileyici bir yapıtı görmediğimi belirtmek istiyorum. 2000 yılında vizyona girdiği için şu anda sadece DVD'den izleyebileceğiniz "Le Veuve De St.Pierre"i mutlaka ama mutlaka izleyin.
0 Yorumlar